Dünya çok büyük, gezin!

Kuveytle muhtemel nerede olduğumu tahmin edemezsin. Çünkü az kişinin gittiği, gidenlerinde uçak değiştirirken şöyle üstün körü gezip geçtiği bir yeri geziyorum. Aaa pardon, ilk kelimede nerede olduğumu çaktırmışım, o zaman biraz bu ülke hakkında atıp tutmak isterim.

Souq Shark Marinası

Öncelikle Kuveyt Devleti Basra Körfezine kıyısı olan miniminnacık bir ülke. İşin politik veya tarih kısmına çok hakim değilim, ben sadece gözlem ve deneyimlerimi paylaşmak için yazıyorum.

Türkiye pasaportu ile vizesiz gözünüzü kapatıp gidebileceğiniz bir destinasyon. Ajet ve Pegasus gibi ekonomik havayollarının uçuş düzenlemesi sebebiyle uygun uçak bileti bulmanız mümkün. Vize yok derken, havalimanında alıyorsunuz, fakat merak etmeyin Türk vatandaşlarından ücret almıyorlar. Çok kısaca vize ve havalimanı maceramızdan bahsetmek istiyorum.

Havalimanına girdiğiniz an farklı bir yere geldiğinizi direkt anlıyorsunuz. Hintliler, Afrikalılar, Uzak Doğulular her yerde vızır vızır çalışıyorlar. Bir o kadarı da ülkeye işçi olarak gelmek için vize kuyruğunda bekliyorlar. İlginç gelecek ama yaklaşık 4.5 milyon nüfusa sahip bu ülkede yaklaşık 3 milyon kişi 1.5 milyon Kuveytli için çalışıyorlar.

Giriş formlarının doldurulduğu yer

Havalimanı sandığımdan daha düzensiz çıktı fakat bu sizi ürkütmesin tabelaları takip ederek hemen vize bölümüne ulaşabiliyorsunuz. Burada yapmanız gerekenler çok basit: Pasaportunuz ilk sayfasının fotokopisini çektirip (bedavaya kullanabileceğiniz bir fotokopi makinası mevcut), giriş formunu eksiksiz dolduruyorsunuz. Önce sıra numarasını alın derim, çünkü sıra çok yavaş ilerliyor. Biz görevli memura belgelerimizi verdikten sonra bir saat kadar bekledik, sonra adımızı seslendiğini hemen koşup belgeleri aldık. E-vizeyi bir kağıda basılı halde veriyorlar, geziniz esnasında bu kağıda gözünüz gibi bakın. Daha sonraki aşamada valizlerimizi teslim aldık ve güvenlikten geçerek çıkmak istedik, ama oda nesi. Valizlerimizi açıp biraz arama yaptılar, ne bulmayı umuyorlardı bilmiyorum. Fakat size tavsiyem yanınızda içki götürmeyi düşünmeyin derim.

Neyse efendim, uzun bir maceradan sonra Gelen Yolcu bölümünde bulduk kendimizi, hemen bir döviz bürosundan ufak miktar para çevirdik, 1 KWD 13.3.25 tarihi ile yaklaşık 118 TL yapıyor, yani paraları oldukça değerli! Diğer yaptığımız işlemse hemen bir turist data paketi almak, 60 GB yaklaşık 18 Euro. Daha az GB sorduk ama bizim sorduğumuz operatör daha düşüğü yok dedi, bizde gece gece tek tek sormaya üşendik. 1 hafta boyunca bol bol TikTok izleyecek datamız var!

Gecenin bir yarısı geldiğimizden hemen ulaşım opsiyonlarına baktık. İnsanlar genelde taksi kullanıyorlar. Uber veya Arap Dünyasında çok sevilen Careem uygulamarına baktık. Uber çalışmıyor, Careem ise havalimanında çalışmıyordu. Otobüsle gideriz derken Starlink denilen minibüslerin olduğunu farkettik. O saatte yolcu olmadığından bizi alıp otelimize kadar bıraktıkar, toplam 4 KWD harcadık, bence hiç fena değil. Şehir merkezine havalimanında yaklaşık 20 dakika sürüyor. Otobüsle giderseniz 0.25 KWD kişi başı, fakat otobüs seçenekleri çok fazla değil ve saatleri biraz güvenilmez. Taksi tutsak kaç yazardı bilmiyorum, bilen varsa yeşillendirsin.

Havalimanından otelimize olan yol. Google Map'e çok güvenmeyin. X3 çalışmıyormuş artık mesela. İki otobüs değiştirme opsiyonumuz vardı ama o saatlerde otobüsler çok seyrek.

Otele gelirsek, bulabileceğimiz en ucuz opsiyonlar bile diğer ülkelere göre pahalıydı. Biz maceracı ruhumuz sebebiyle hep ucuz ve iyi oylanmış yerlere bakarız ve şehir merkezi tercih ederiz. Fakat burada işler biraz değişti, kendimizi burasına göre eski ama köklü bir otelde bulduk. Yüzme havuzu, 24 saat oda servisi (inanın ramazanda çok işe yarıyor, çünkü gündüz açık bir yer bulup yemek yemek imkansız) ve spor salonu alışkın olmadığımız lüksler. 19. Katta bulunan güzel manzaralı bir oda da cabası. Bunları hava atmak için değil, İstanbul’da hiç nezih sayılmayacak kötü otellere verdiğimiz paraya benzer bir fiyat verdiğimizi söylemek için yazıyorum. Şaşırtıcı ama gerçek! Ayrıca vejeteryanlar için çok ama çok fazla opsiyon var, bu da Türkiye’de bulamadığımız şeylerden bir tanesi.

Kuveyt birçok insanın aman canım orada ne var diyip gitmeyeceği bir yer, farkındayım. Fakat yıllardır geze geze sıra buralara geldi ve hiç küçümsenmeyecek kadar güzel şeyler olduğunu gördük. Bir ülkenin sokaklarında dolaşmak, insanları ile tanışmak ve yemeklerini yemek her zaman müthiş bir macera. Kitaplardan, belgesellerden veya milletin anlattığı hikayelerdense, insan kendi deneyimini kendi yaşamalı, eh biz de elimizden geldiğince öyle yapıyoruz.

Şöyle binalar gördüğümde aklımda çalan şarkı: Gökdelenlerden tükürdüm Dünya'ya, ben hayatım boyunca... Teoman abimize sevgiler.

Kuveyt’te ne mi var? Huzur, ama öyle güzel bir huzur ki. Sokakta dolaşırken bir yan kesici telefonumu uçurtma yapar mı diye düşünmek yok mesela. Veya yaya yolunu kullandığınızda korna çalan asabi şöförler de görmedim. Yemek, kahve ve yemek fiyatlarının ise İstanbul’dan daha uygun olduğunu çok ama çok rahat söyleyebilirim, hem de yediğiniz yemek A kalite oluyor.

Huzur demişken, bu huzur insanların yüzüne, yürüyüşüne ve davranışlarına yansımış. Acele etmeden bir meydanda huzur içinde oturmak ve insanları gözlemek en sevdiğimiz aktivitelerden biri oldu. Parfüm çok sevmemize rağmen, burada havada uçuşan kokular insanara temizlik hissiyatı veriyor. Ülkenin eleştirilecek şeyleri tabii var, ama nerenin yok ki! Gezerken yapılması gereken bardağın dolu tarafına odaklanıp olabildiğince keyif almak.

Souq-Al Mubarakiya'da yer alan bir çay bahçesi. Buradan geçerken bize hemen siyah çay, hem su hem de sütlü çay ikram ettiler. Sahibine buradan sevgilerimi gönderiyorum, gözleri çok güzel bir adamdı.

İlk birkaç günümüz biraz tembellikle geçse de, bugün doya doya dolaştık. Marketlerini, balık pazarlarını, alışveriş komplekslerini… Gezilecek müzeler, müthiş mimariye sahip gökdelenler ve parkları da önümüzdeki günlere kalsın.

İyi ki doğdun sevgilim! Bol zeytinyağlı patates kızartmalarına!

Cansu’mun doğum gününü geçen sene Viyana’da kutlamıştık, bu sene Kuveyt’de kutlayacağımız aklımın ucundan geçmezdi. Bakalım seneye nerede olacak?Tahmini olanlar varsa yorumlara bekliyorum. Önümüzdeki sene doğru bilen bir kişiye fotoğraflarımdan birini hediye edeceğim.

Çok sevgi!

Kaan